Kültürlüler, İKÜ Mezun Yemeğinde Bir Araya Geldi
İKÜMED; Üniversitemizin 25, Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümü kapsamında İKÜ mezunlarına 28 Nisan akşamı, Kültür Koleji Lokalinde ‘’İKÜ Mezun Yemeği’’ verdi. İKÜMED Mezun Yemeğinde İKÜ mezunları arkadaşları ve hocalarıyla buluştu. İKÜ Mütevelli Heyet ve İKÜMED Başkanı Dr. Bahar Akıngüç Günver’in ardından, Prof. Dr. İskender Pala da ‘’Sadakat ve Değerler’’ başlıklı konuşma gerçekleştirdi. Rektör Prof. Dr. Fadime Üney Yüksektepe, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülce Öğrüç Ildız, 2. ve 3. Dönem Rektörleri Prof. Dr. Tamer Koçel ile Prof. Dr. Dursun Koçer ve fakülte dekanları da “İKÜ Mezun Yemeği’ne” katıldı. Müzik dinletisi ve ikramdan sonra mezunlar kendilerini tanıtıp şu anki mesleklerini anlattılar. Mezunlar kendilerini yetiştiren hocalarına teşekkür ettiler, farklı dönem mezunları birbirleriyle tanıştı, yeni dostluklar kuruldu. ‘’Kültür Dayanışması’’ sağlandı.
Kültür Koleji Türkçe Öğretmeni Burcu Uğan’ın Konuşması
"İKÜ Mütevelli Heyet ve İKÜMED Başkanımız, Sayın Dr. Bahar Akıngüç Günver, İKÜMED Başkan Yardımcımız, Sayın Ali Kaplanoğlu, Sayın Vekil Rektörümüz, Rektör Yardımcımız, Geçmiş Dönem Rektörlerimiz, Üniversitemizin Değerli Dekanları, Saygı Değer Hocalarım, Mezun Arkadaşlarım ve Değerli Misafirlerimiz, Cumhuriyetimizin 100. üniversitemizin 25. yılında geçmişi anmak bugünü paylaşmak için bir aradayız, hepiniz hoş geldiniz. Ben Kültür Koleji Türkçe Öğretmeni Burcu Uğan, bu sunumu hazırlarken Kültür Üniversitesine başladığım 2002 yılından bugüne 21 yılın nasıl da göz açıp kapayıncaya kadar geçtiğini tekrar fark ettim ve hayrete düştüm, yanlış mı hesapladım acaba diye sordum kendi kendime… 40 yaşıma bir ay kala “Kültür”lü olmanın hayatıma kattıklarını bir kez daha gözden geçirdim ve “Kültür benim için ne ifade ediyor?” sorusunun yanıtı “şükür” oldu. Yalnızca, annem gibi idealist bir öğretmen olmak amacıyla girdiğim bu çatı; benim eş seçimim, iş seçimim ve çocuklarıma okul oldu. Tabiri caizse “Kültür”, adeta babam gibi sırtımı yasladığım “dağım” oldu. Her insan babasının evi gibi yaşamalı dünyada. Yüreğini vermeli insan; sıktığı ele, kucakladığı dosta, Dokunduğu omuza, gülümsediği yüze, baktığı göze, dinlediği söze. Öyle kendine ait hissetmeli ki, ne kimden nasıl kaldığını ne de kime ne bırakacağını unutmalı. Öyle bakmalı ki memleketine, dışarıdan bir dev olmalı, içeriden bir ev… Her insan, babasının evi gibi yaşamalı dünyada… Bu çatı altında, yalnızca yolu buradan geçenlerin anlayabileceği bir “ruh” var. Bizler burada kendimizi hep evimizdeymişçesine güvende hissettik. Bu güvenin oluşmasında başta İstanbul Kültür Üniversitesi Kurucusu, Mütevelli Heyet Onursal Başkanımız Sayın Fahamettin Akıngüç olmak üzere, tüm yönetim kurulu üyelerimize ve değerli hocalarımıza bütün arkadaşlarım adına teşekkür ediyor, açılış konuşmasını yapmak üzere sözü İKÜ Mütevelli Heyet ve İKÜMED Başkanı, Sayın Dr. Bahar Akıngüç Günver’e bırakıyorum. Sayın Dr. Bahar Akınüç Günver’e teşekkür ediyoruz."
Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Bahar Akıngüç’ün Konuşması
"63 yıl aile olmak demek. Okulda öğrendiklerimizi yalnızca bilgi ve formasyon anlamında değil, değerlerle yaşama taşımak demek. Bizim için çok kıymetlisiniz. Bugün Kültür’ü Kültür yapan değerlerimizi Türkiye’nin hatta dünyanın dört bir yanına sizler taşıyorsunuz. Teşekkürler borçluyuz. Bir bahçıvan, elindeki dikenli gül fidanını toprağa diker. Oradan geçmekte olan biri, bahçıvanı görür ve ne yaptığını sorar. Bahçıvan “gül diktiğini” söyler. Güllerin yetiştiği ağacın, nasıl bir şey olduğunu bilmeyen bu kişi “Ne gül ağacı! Sen resmen diken dikiyor ve bir de boş yere o dikenlere su veriyorsun.” diye alay eder. Buna karşılık bahçıvan “Gül ağaçlarının başlangıçta bir diken dalı olduğunu, toprağı düzenli bir şekilde sulamak ve bakımını yapmak suretiyle güller açacağını, bunun bir sabır işi olduğunu” söyler. Gördüğünden başkasına inanmak istemeyen adam “bunca dikene su vermenin saçma bir iş olduğu konusunda” ısrar eder. Bunun üzerine bahçıvan, adama şu yanıtı verir: “Eğer sonunda bir tek gül bile alacaksam yüzlerce dikene su vermeye değer. “Öğretmen, bir gül yetiştirmek umuduyla, yüzlerce dikene su veren bir bahçıvandır.” O gülü yetiştirirken bazen canı yanar, bazen eli kanar, güneş onu terletir. Bu bahçede gül bitmez diyenler olur. Gül öyle yetiştirilmez, böyle yetiştirilir diyenler çıkar karşısına. Öğretmen kendine şunu sorar. Ben burayı gül bahçesi yapmak, burada dünyanın en güzel güllerini yetiştirmek istiyor muyum? Eğer gönlünü güllerine adamışsa, tek isteği gülün kokusunu duymaktır. Bugün burada Kültür Üniversitesinin gül bahçesinde nice güller yetiştiren çok değerli hocalarımız var, elimde tuttuğum bu defterin ders hocası da benim için o kadar değerli ki bu defteri 20 yıldır kütüphanemin en güzel köşesinde sakladım ve 2003 tarihli ders notumdan Fuzuli’nin bir beyitiyle hocamı buraya davet etmek istiyorum: “Bir gül için bağ-ban bin hâre hizmetkâr olur” (Bir gül için bahçıvan, bin dikene hizmetkâr olur) Şimdi sözü, gönlü gül bahçesi kadar değerli Hocam Prof. Dr. İskender Pala’ya bırakıyorum."
Prof. Dr. İskender Pala, İKÜ Mezunlar Yemeğinde ‘‘Sadakat ve Değerleri’’ Anlattı.
"İstanbul Kültür Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü kadrosunda kuruluşundan bu yana ders veren Yazar Prof. Dr. İskender Pala konuşmasında üniversiteye bağlılığının duygusal yönüne, devamlılık sürecine vurgu yaptı. Prof. Dr. Pala, bağlılığın çoğunlukla kuruma hissi olarak yansıdığını çeşitli örneklerle ifade etti. İKÜ yöneticilerine, çalışma arkadaşlarına ve öğrencilerine karşı sadakatini dile getiren Yazar Prof. Dr. Pala bu duyguların bütün İKÜ ailesine yansımasını ümit etti. Prof. Dr. İskender Pala’nın “Sadakat ve Değerler” Başlıklı Konuşması Bu dünyada bir varoluş sebebimiz var. Bu varoluşumuzun gereği olarak bizden topluma bir şey katmamız bekleniyor. Bana herhangi bir şeyin hesabını sorsalar hesabını verme konusunda çekinceli davranmam. Ama sana hocalık vasfı verildi. Sana bir kalem verdik. “Bu kalemin hakkını verdin mi?” dedikleri zaman. “Evet, hocalığımın hakkını verdim” diyemezsen kendinin sadakati ölmüş demektir. İşte onun için işimi iyi yaptığım, severek yaptığım için bu güller 21 yıl sonra karşıma çıkıp beni ağlatıyorlar. Zamana borcumuz var. Zamanı tüketip giden insanlardan olmamız lazım. Zamanı üretmek nedir? Ona bir şey daha ilave edebiliyorsak benden geriye ne kaldı? Bir davranış mı kaldı, bir anlayış mı kaldı, bir eser mi kaldı, bir tığ mı kaldı? İşte bunu da yapmış dersin. Değerli Arkadaşlar, İKÜMED’i, bu çatının kıymetini, bizim için hazırlayanların kıymetini ve buraya göstereceğimiz sadakati bu akşam yanımızda beraber götürelim diyerek iyi akşamlar."
İKÜMED Mezun Yemeği Analizi
Üye No 2527: Büşra Üzmer - Endüstri Müh. - 2016 - Hayat Kimya Proje Yöneticisi
1545: Hakan Gümüşsoy - İnşaat Müh. - 2016 - Gümüşsoy İnş. Deri Sanayi İş veren Gn. Md.
254 : Fatih Toksoy - İşletme - 2003 - Murat Çorap Gn. Md.
2590: Burçe Saraçoğlu - Sanat Yönetmeni 2018 - Cucab Workspace - Proje Yöneticisi
3306: Saadet Açıkgöz - Psikoloji 2022 - Leras Textil - İnsan Kaynakları
240 : Barış İshakoğlu - İşletme 2010 - Chicken Suit - Kurucu İşveren Barış Yegül - Endüstri Müh. - 2012 - Korozo Strateji ve İş Geliştirme Md. Nuri Mert Onur - Endüstri Müh. -2002- Hafele Kalite Sistemleri Yöneticisi Ayşegül Onur - Bilgisayar Müh. 2004 - Koç Sistemlerinde Kıdemli Çözüm Yöneticisi Gökberk Ahmet Ekici - İşletme 2012 - NTT Şirketi Yönetici Kemal Demircan - İşletme 2002 - Argiza Grup Kurucusu Murat Baydar - İşletme 2002 - THY Kargo Uzmanı
3334: Rauf Cihaner - Endüstri Müh. 2021 - Puma Genç Satış Yöneticisi
İKÜMED Mezun Yemeği Geri Bildirimler
- Dr. Bahar Akıngüç Günver, Etkinlik çıkışı beğendiğini söyleyip teşekkür etti.
- Prof. Dr. İskender Pala: ‘‘Güzel bir buluşma oldu. Öğrencilerim, şimdiki Mezunlarla görüştüm. Ne güzel yerlere gelmişler.’’ diyerek onlarla iftihar ettiğini söyledi.
- Prof. Dr. Dursun Koçer: Çok beğendiğini söyledi.
- Prof. Dr. Tamer Koçel: Buluşmanın çok yararlı olduğunu ve devam etmesini dilediğini bildirerek şunları söyledi: “İyi üniversitelerin mezunlarının nereye geldiği, ne iş yaptığı, pozisyonu bir kriter. İyi, nitelikli mezunlar, iyi üniversite demektir. Devamını bekliyoruz. Sizi kutlarım.”
-Merve Çoban Çınar / 2012 Mimar (Endüsti Müh. Uğur Çınar’ın eşi): ‘‘Gayet güzel, İskender Hocam çok anlamlı konuştu. İskender Pala’nın bütün kitaplarını okudum, devam edelim. Mezun sayısını arttırırsak iyi olur. Örneğin Mimar olarak ben tek kaldım yaşıtlarımla konuştuğumda Kültür Üniversitesinin Vakıf Üniversitelerinin içinde üst düzeyde olduğunu söylüyorlar. Bende bu nedenle doktoramı kendi üniversitemde yapıyorum.’’
- Umut Gergin / 2002 Endüstri Müh. (Temel Makina Dış Ticaret Müdürü): ‘‘Bana ulaştılar geldim keşke daha fazla mezuna ulaşsalardı. Yani daha fazla mezun olmalı. Bir de bu tip toplantılar daha sık olmalı’’
- Gökberk Ahmet Ekici / İşletme 2012: “Güzel, keyifliydi. Ben tecrübeli olduğum için genç mezunlara yararlı olduğunu düşünüyorum.